Güllerbahcesi
SITEMIZE BEDAVA ÜYE OLUN HER TÜRLÜ BILGIDEN SIZDE YARARLANIN IYI EGLENCELER

Join the forum, it's quick and easy

Güllerbahcesi
SITEMIZE BEDAVA ÜYE OLUN HER TÜRLÜ BILGIDEN SIZDE YARARLANIN IYI EGLENCELER
Güllerbahcesi
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

MÜZİKLİ İLAHİ DİNLENİRMİ..

Aşağa gitmek

yeni MÜZİKLİ İLAHİ DİNLENİRMİ..

Mesaj tarafından GurbetGuzeli Salı 05 Ocak 2010, 08:07

MÜZİKLİ İLAHİ DİNLENİRMİ.. Muziko

Müzik Büyük "Afyon"dur


Müzik Büyük “Afyon”dur


Hamd; ancak Allah’a mahsustur. Salât-ü selâm; Rasûlullah’ın, O nun A’li ve Ashab’ının ve de Kıyamete kadar onların yoluna ittiba edenlerin üzerine olsun…

Allah’ın kullarını saptırmada ve O’nun yolundan kaydırmada Şeytanın kullandığı araçların başında müzik ve türevleri olan şarkılar, türküler vb. gelmektedir.

Müzik, İnsanın dili ve kalbinde meydana getirdiği kötü etkilerden dolayı Allah’ın Kitabının dinlenilmesine bir set olmaktadır. Böylece Kuranda bildirilen şeylere karşı bir gaflet meydana gelir ve şeytanın yolu açılmış, Rahmanın yoluna engel konulmuş olur.



Müzik, İnsanı gaflete sevk ederek, namazla kaim olan ve erişilen tüm güzelliklerin aksi etkiler doğurur. Namazın kötülük ve aşırılıktan menetmesine karşın, müzik bunlara yol açar. Müziği kendinden bir parça haline getiren bir kimse, bu haliyle Allah Azze ve Celle nin hoşnut olacağı yola asla ulaşamaz.

İnsanların beyinlerini kontrol altına almada müziğin büyük bir etkisi vardır. Yahudi, Hıristiyan ve diğer işbirlikçilerinden müteşekkil Şeytan orduları, uluslararası iletişim ağını ellerine geçirerek korkunç bir şekilde nefisleri tahrik edici unsurları kullanmaya başladılar. Bunun için kadın erkek şarkıcılardan bir ordu tesis ettiler.

Allah Azze celle’nin, hakkında hiçbir hüküm indirmediği bu fiillerini içki ve maddeyle pekiştirdiler. Ancak bundan sonra halkları İslama karşı birtakım hedeflere hizmet eder bir hale getirebildiler. Genç kızlarımızı insan görünüşlü kurtların pençesine düşüren nice şarkıların varlığı bir vakıadır. İslam vahdetinden uzaklaştıran, İslam’ı karalayan ırkçı yada yöresel gazellerin, ilhâdi (ateist) düşüncenin yayılmasında çok etkisi olmuştur…

Şarkı nedir: Birtakım duyguları tahrik kastıyla, seslice bir ritim takip edilmek suretiyle okunan şiir ya da nesire şarkı denir. Çalgı aletleri eşliğinde olabileceği gibi, alet yardımı olmaksızın da söylenebilir.

Müzik nedir: Yunan asıllı (fr. musique; lat. musica; yun. musikeden) bir kelime olan müzik, Ud, keman, davul, ney, darbuka vb. âletlerle yapılan sanat dallarının tümüne verilen addır.

Alimler müzik, şarkı ve türküleri sevk ettiği unsurlardan dolayı çeşitli terimlerle adlandırmışlar, boş söz (lehv); hevâ, batıl, yalan söz (zûr); ıslık (mükâ); alkış (tasdiye); zinâ davetçisi (rukiyyetüzzinâ); şeytan sesi (savtuş-şeytân); nifak yeşerten (münbitun-nifak) gibi isimleri onu tarif etmek için kullanmışlardır.

Müziğin özellikleri ve zararları kısaca şunlardır:

* Haramlara teşvik eder ve onları güzel gösterir.

* Fıskı, fücuru ve azgınlığı emreder.

* Nefsi şehevi fiillere iter.

* İnsanın adalet ve mürüvvetini giderir

* Kalbi meşgul ederek Allah’ın zikrinden alı kor.

* Kalbi karartarak iyilik ve kötülüğü ayırt edemez bir hale getirir.

* Şeytani hal ve fiillere güç vererek kötü işlerin yolunu açar.

* İnsanın sözlü ifade yeteneğini azaltır, zihni boş ve faydasız şeylerle meşgul eder.

Hüküm açısından, teganni çeşitleri Şarkı ve türküler, mübah ya da haram olmak üzere hüküm açısından ikiye ayrılır:

Mübah teganniler: Çalgı aletleriyle eşlik edilmeksizin sadece bir nâmeyle ve seslice ardı ardına söylenen sözlerdir. Ancak, bunun mübah olması için bazı şartlar vardır:

1. Muhtevasında: İçkiye, kadına teşvik, İslam ve Müslümanlarla alay etmek, kafirleri övmek gibi Islama aykırı sözler bulunmamalı.

2. Erkeklerin görmemesi için yeterli önlemler alınmış olsa da, erkeklerin duyma ihtimali varsa eğer, bülûğ çağına ermiş bir kadın tarafından söylenmemeli.

3. Farzların edasını engellememeli, sonuçta buna sevk etmemeli.

4. Aşırılığa gidilmemelidir.

Mübah Olan Teganni Çeşitleri:

1- İş ve çalışma sırasında: İş esnasında sıkıntıyı azaltmak, bıkkınlığı gidermek ve azmi artırmak için söylenen ilahiler, marşlar ve güzel nağmeler.

2- Savaş kasidesi ve nağmeler. Mücahidleri teşvik etmek için söylenir.

3- Beşikteki çocuğu sakinleştirmek için annenin söylediği ezgi ve ninniler.

4- Kadınların düğün, sünnet merasimleri ve bayramlarda alet kullanmadan ya da yalnız zilsiz tef kullanarak söyledikleri ezgi ve dizeler. Ancak bu durumda, tefden başka çalgı aletinin olmamasına, erkeklerin değil kadınların çalmasına, tefin kenarlarında zil bulunmamasına, ayrıca aşırılığa giderek bu ruhsatın aşılmamasına dikkat edilme zorunluluğu vardır.

Haram teganniler:

Yukarıdaki şartları taşımayan her tür melodi, ezgi, şarkı ve türkü çeşidi bu gruba dâhildir.

Çalgı aleti eşliğinde söylenen her nevi ezgi, şarkı ve türkü haram olan gruba girer. Dolayısıyla bunlar, farzın edasını engelleyen; İslama aykırı sözler ihtiva eden; kadının erkeğe hitaben söylediği, içkiye, fuhşa çağıran; harama götüren; ehl-i fücûrun besteleyip söylediği haram sınıftan olup kesinlikle caiz değildir.

Bunların tümü Allah’ı anmaktan alı koyar ve insanın yaratılış gayesi oları Allah’a kulluktan tamamen uzaklaştırır.

KUR’AN-DAN DELİLLER

Birinci ayet: “İnsanlardan öyleleri var ki, herhangi bir ilmi delile dayanmadan Allah yolundan saptırmak ve sonra da onunla alay etmek için boş sözü (lehvel-hadîsi) satın alır. İşte onlara rüsvay edici bir azap vardır.”(Lokman, 6)

Abdulah b. Mesud Radıyallahu Anha, lehvel hadisin ne olduğu sorulduğunda, Allah’a andolsun ki, bu çalgıdır diye cevap verdi ve bunu üç kere tekrarladı. Sahabenin önde gelenlerinden İbni Abbas, İbni Ömer ve Cabir b. Abdullah Radıyallahu Anhum da lehvel-hadîsin şarkı olduğunu söylemişlerdir. (İbn Kesir, Taberi)

Tefsir usulünde, Sahabe sözü ve icma ettikleri takdirde Tâbiin sözünün de delil kabul edildiği bilinen bir kuraldır. Bu ayetle ilgili olarak da Sahâbe ve Tâbiin’in tamamı, aksi hiçbir görüş olmaksızın lehvel-hadîs’i müzik olarak tefsir etmiştir.

İkinci ayet: “Allah, (Şeytana defol) git dedi. Onlardan kim sana uyarsa, iyi bilin ki, Cehennem hepinizin cezasıdır. Mükemmel ve tam bir cezai Onlardan gücünün yettiği kimseleri sesinle (davetinle) yerinden oynat (şaşırt): Süvarilerinle, yayalarınla onları yaygaraya boğ, mallarına ve evlatlarına ortak ol, kendilerine vaadlerde bulun. (Onları oyala dur.) Şeytan insanları aldatmadan başka bir vaadde bulunmaz. Şurası muhakkak ki, benim (ihlaslı) kullarım üzerinde senin hiçbir ağırlığın (hakimiyetin) olmayacaktır. (Onları) koruyucu olarak Rabb’in yeter.” (isra-63/65)

Tabiinden olan müfessirlerin imamı Mücahid Rahmetullahi Aleyh, bu ayetteki sesinle (bi-savtike) ifadesiyle ilgili olarak; bu; şarkı, müzik, çalgı aletleri, boş ve batıl sözlerdir demiştir. Dahhâk b. Mezâhim de, çalgı aletlerinin sesidir demiştir. (Tefsir Kurtubi 10/288)

Üçüncü ayet: “Şimdi siz bu söze -Kur-âna- mı şaşırıyorsunuz? Gülüyorsunuz da ağlamıyorsunuz ve siz habersizce eğleniyorsunuz?” (Necm- 59/61)

İbni Abbâs Radıyallahu Anhüm ayetteki eğleniyorsunuz ifadesinin şarkı olduğunu söylemiştir. Zira Yemen lehçesinde, bizi eğlendir (Esmid lenâ) denildiğinde, bize şarkı söyle (ğanni lena) anlamı kastedilir. Mücâhid Rahmetullahi Aleyh de buradaki ifadenin anlamının, şarkı olduğunu söylemiştir. Aynı şekilde Yemenliler, falan eğlendi (semede fülân) dedikleri zaman, (ğanne fülân) falanın şarkı söylediğini anlatmak isterler. (İğasetül-Lehfan.1/258)

Dördüncü ayet: “Onların (müşriklerin), Beytullah yanındaki duaları da ıslık çalmak ve alkıştan başka bir şey değildir.” (Enfal, 35)

Islık çalmak (mükâ), alkış (tasdiye); nağme ve tempo tutmak gibi davranışlardır.

SÜNNET’TEN DELİLLER

Yemin ederim ki, ümmetimden bir topluluk gelecek; zinayı, içkiyi, ipek elbiseyi ve çalgı aletlerini helal sayacaktır”. (Buhari)

Hadisin metninde yer alan el-meâzif, bütün çalgı aletlerini ve onlarla eğlenceyi de kapsayan, bu anlamda geniş bir ifade alanı olan bir kelimedir. Siyer kitaplarında hakkında genişçe yer verildiği üzere bu, Rasûlullah (S.A.V.) in az sözle çok şey ifâde etme (cevâmiul-kelim) vasfındandır.

Rabbim Azze ve celle bana içkiyi, kumarı, kûbe’yi ve şarkı söyleyen kadınları haram kıldı”. (Sahih, İmam Ahmed, 1/274)

Kûbe: -Maalesef onsuz neredeyse hiçbir teganninin olmadığı- darbukadır.

Bu ümmet içerisinde zillet, zulüm ve çöküntü olacak. Müslümanlardan biri, bunlar ne zaman olacak. diye sordu. Rasûlullah (S.A.V.) içki içilip, kadın oynatıldığı, çalgı aletleriyle şarkı söylenip eğlenildiği zaman diye cevap verdi. (Tirmizi)

Ümmetimden bazı insanlar, içkiye başka isimler vererek içerler. Şarkıcı kadınlar ve çalgı aletleriyle başlan iner kalkar. Allah, onları yerin dibine batırır da domuzlar ve maymunlar kılar. (İbni Mace)

İki ses mel’undur. -Bunlar- nimet anında çalgı sesi, musibet anında vahlama sesidir.” (Silsületü ehâdisis-sahiha, 427)

Ümmetimden bir kısım insanlar aşağılanacak, zillete düşüp zulme uğrayacaklardır. Sahabeler sordu: Yâ Rasulallah! Bunlar, Lâ ilâhe İllallah şahâdetinde bulunacaklar mı? Efendimiz (S.A.V.) şöyle cevap verdi, Evet, ama o zaman içki içilecek, çalgı aletleri çalınacak, ipek elbiseler giyilecek.” (Hasen, İbni Ebi Şeybe, 5/164)

Rasûlullah (S.A.V.) çalgı aletleriyle para kazanmayı yasakladı. (sahih, El-Beğavi;şerus-sünne 8/22)

İbni Ömer Radıyallahu Anh’ın kölesi Nâfi anlatıyor: İbni Ömer’in peşinden gidiyordum. Kaval çalmakta olan bir çobana rastladık. İbni Ömer hemen ellerini kulaklarına tıkayarak yürümesini hızlandırdı ve bana Ey Nâfi! Bir şey duyuyor musun? dedi. Ben de, hayır dedim. Bunun üzerine ellerini kulaklarından çekerek şöyle dedi: Bir gün Rasulullah (S.A.V.) ile beraberdim. O da bunun gibi bir şey işitince böyle yapmıştı. (Ebu Davud)

Müfessir Kurtubi Rahmetullahi Aleyh, İbni Ömer’den bu rivayeti naklettikten sonra şöyle diyor: Böyle bir ses karşısında bile onlar bu tür bir tavır takınıyorlarsa, çağımız şarkı ve çalgı aletleri karşısında durum ne olur?

Rasûlullah (S.A.V.) “Zil Şeytanın çalgısıdır demiştir”.(Müslim).

Bir başka rivayet de, Köpek ve zilin bulunduğu yere melekler girmez şeklindedir. (Müslim)

Bir zil, meleklerin nefret etmelerine sebep oluyorsa, insanda her türlü his ve duyguyu uyandırıp harekete geçiren çağdaş elektronik müzik aletleri karşısındaki durum ne olur acaba? Bunun tahribatını varın siz düşünün…

İnsanoğluna zina yapmasından dolayı günahı yazılır. Bunun cezasını her nasılsa çekecektir. Gözün zinası (harama) bakma, kulağın zinası (haram ve müstehcen olan şeyleri) dinlemektir”. (Müslim)

ŞARKI VE MÜZİK HAKKINDA, SAHABE, TABİİN VE DÖRT İMAMDAN NAKLEDİLENLER

Sürekli Allah’ın zikriyle meşgul olan Osman Radıyallahu Anh, Allah’ın kendisine bir lütfu olarak hiçbir zaman bu masiyete bulaşmamıştır. Şöyle demektedir: Ne şarkı söyledim, ne de boş hayallere daldım (bu iki masiyetten uzak kaldım). (İbni Ebi Asım, 2/595)

İbni Ömer Radıyallahu Anhumâ ihramlı bir topluluğa uğradığında, içlerinden biri şarkı söylüyordu. Ona: Allah senin ibâdetini kabul etmesin emi, Allah seni işitmesin emi! dedi. (İbni Ebi-d-Dünya, Zemmül-Melahi)

İbni Mes’ud Radıyallahu Anh, “şarkı, kalpte nifak bitirir” demiştir.

Enes bin Malik Radıyallahu Anh, “en pis kazanç, şarkı ve çalgı aletleriyle kazanılandır” dedi. (İbni Ebi-d-Dünya Zemmül-Melahi)

İbni Abbas Radıyallahu Anh, “tef haramdır, çalgı aletleri haramdır, kûbe (yukarıda geçti) ve ney de haramdır” dedi. (Beyhaki. 10/222)

A’işe Radıyallahu Anhâ validemiz, bir ziyarette bulunuyordu ki evde başını sallayarak şarkı söyleyen bir adam gördü ve ona, Yazıklar olsun sanâ. Bu şeytandır, bunu çıkarın dışarı dedi, o da çıkartıldı. (Buhari, Edebül-müfred)

Ömer b. Abdülaziz şarkı hakkında; başlangıcı şeytandan, sonu da Allah’ın gazabıdır demiştir.(sireti Ömer de İmam Acûri rivayet etmiştir.)

Vâki b. el-Cerrâh, İbni Ömer’in yaptığı gibi çalgı aletlerini alın ve onu sahibinin başında kırın dedi (Hilal, 126)

Fudayl b. İyâd Rahmetullahi Aleyn, müzik ve şarkı, zinanın teşvikçisidir dedi. (İbni Ebid-Dünya)

İmam Ebu Hanife Radıyallahu anh, şarkı ve müziğin haram olduğunu oldukça sert bir şekilde savunuyor ve onu dinlemeyi günah sayıyordu. (İbnilCevzi, Teblisul-İblis)

İmam Mâlik Radıyallahu anh’a şarkıdan soruldu. O da bizim oralarda bu işi günah içinde yüzenler (fasıklar) yapar dedi. (İbni Ebi-d-Dünya, Zemmül-Melâhi)

İmam Şâfi Radıyallahu anh, Şarkı batıla benzeyen, insanı oyalayan boş ve çirkin bir sözdür. Kim onu çok dinlerse sefihtir (beyinsizdir) ve şehadeti kabul edilmez. Şarkı çirkin ve haramdır. Nitekim Allahu Telâla “Allah küfrü, fıskı ve isyanı size kötü göstermiştir (Hücurat, 7) buyurmaktadır. İmam Şafi sözüne şöyle devam etmiştir: Irakta şarkı -tağbîr- denilen bir şey terk ettim ki, onu insanları Kur-ândan uzaklaştırmak için zındıklar keşfetmiştir.

İmam Ahmed Radıyallahu anh, “Kâval, ney, zurna, tanbur, saz, kemençe ve benzerleri haramdır” dedi.

İmam Şâbi Rahmetullahi Aleyh, şarkı söyleyen de, dinleyen de melundur demiştir. (ibni Ebid-Dünya)

Dahhâk Rahmetullahi Aleyh, şarkı kalbi öldürür, Rabbi öfkelendirir demiştir. (İbni Ebid-Dünya)

İmamı Kurtubi Rahmetullahi Aleyh, şarkı, Kitap ve Sünnetle yasaklanmıştır. Demektedir.

İbn-i Salâh Rahmetullahi Aleyh de, şarkı ve müzik aletlerinin haram olduğu konusunda icmâ vardır demiştir.

İCMADAN DELİLLER

Bilindiği üzere Selef-i Salihinin (Sahabe, Tâbiin ve Etbâut-Tâbiin -Allah celle Celaluhu hepsinden razı olsun-, bir meselede görüş birliğine varması olan icmâ, Kitap ve Sünnet’ten sonra İslâmın üçüncü kaynağıdır.

Dolayısıyla icmâ kesin hüccet olup, muhalefet etmek caiz değildir.

Allah Azze ve celle “Her kim de kendisine doğru yol ap-açık belli olduktan sonra Peygambere muhalefet eder ve müminlerin yolundan başkasına giderse, biz de onu döndüğü yolda bırakır, (Ahirette) Cehenneme atarız. O, ne kötü bir dönüş yeridir.” (Nisa, 115)

Bu ayeti kerimede, müminlerin yolundan başka bir yola giden bir kimsenin sonunun (Allah korusun) Cehennem olacağı uyarısı vardır. Müslümanların icmâsı haktır, her kim onların icmasına ters düşerse, bu ayet-i kerimede bildirilen cezaya müstahak olmasından korkulur.

Müzik hakkında Kur’ân-ı Kerim ve Sünnet-i Nebeviyye ışığında, en hayırlı devir olan Sahabe, Tâbiin ve Tebei Tâbiin-in-Allah onlardan razı olsun sözlerinden çıkan ortak hüküm, şarkı söylenmesini, çalgı aletlerinin çalınmasını ve dinlenilmesini, hakkında hiçbir ruhsat olmaksızın yasaklamış ve bununla iştiğal edenlerin çalgı aletlerinin başlarında kırılmasını emretmiştir.

İcmânın kesin bir hüccet olup, ona muhalefet edilemeyeceği ortaya çıktıktan sonra; Müzik ve mubah olmayanlar kapsamında belirtilen melodilerin haramlığı ihtilaflı bir konu mudur? Yoksa tartışma kapısının kapatıldığı ve bu hususta icma edilen haram bir konu mudur? gibi bir soru sorulursa şu cevap verilir:

Bu konu yukarıda geçtiği gibi Sahabelerin, Tâbiinin ve dört imamın, haramlığı üzerinde ittifak ettikleri bir meseledir. Çünkü ihtilaflı meselelerde fiili işleyenler üzerine bu kadar gidilmez; Fasık, facir, mel’un ve şeytan gibi sıfatlar yakıştırılmaz.

Müzik ruhun gıdasıdır (mı?)

Bazı kimselerin diline doladığı ve çok garip olan bu söz, Kur’ândan ve Sünnetten kopanları insanların, eksikliğini yüreklerinin derinliğinde hissettiği bir boşluğu doldurmak, ne olursa olsun kendisiyle her zaman güçlü oldukları kaynaklara dönmesini engellemek amacıyla üretilmiş basit felsefeden öte bir şey değildir.

Böylece Allah düşmanları kendilerince alternatif(!) bir din oluşturma eğilimi göstermiş insan maneviyatına, ihtiyaç duyduğu desteği müzikle verebilecekleri vehmine kapılmışlardır. Bununla da kalmayıp, bu yolla halkları ve en önemlisi gençleri etki altına almayı başarmışlardır. Hatta bu doğrultuda sözde İslami olan “yeşil pop”(!) tartışmaları bile yapılmaya başlanmıştır. Müslümanları dağın öte yanındaki büyük felaketi görmeye ve yükümlü olduğumuz sorumlulukları eda etmeye davet ediyoruz… Ruh, ancak böyle gıdalanır!

Son olarak…

İslam’da müziğin hükmü açıklandıktan ve müslümanın bundan uzak durması, kaçınması gereken haramlardan biri olduğu belli olduktan sonra, bu günaha düşen kimse artık, Allah Teala ve Rasûlü (S.A.V.) in emrine boyun eğmeli ve teslimiyet içinde olmalıdır ki, hayat bulsun:

Ey İman edenler! Hayat verecek şeylere çağırdığı zaman, Allah ve Rasûlüne (onların çağrılarına) uyun…” (Enfâl, 24)

Şayet kişi, böyle bir günahın içinde değilse, artık Allah’a hamdederek, hak üzere sabit kalmasını O’ndan dilesin ve kardeşlerine nasihatta bulunsun…



Sallallahu alâ Muhammedin ve alâ âlihi ve Sahbihi ecmâîn

VEL-HAMDÜ LİLAHİ RABBİL ALEMİN



Alinti
GurbetGuzeli
GurbetGuzeli
Yönetici
Yönetici

Mesaj Sayısı : 6366
BASARI PUANI : 24704
Kayıt tarihi : 23/03/08
Yaş : 48
Nerden : isvicre

http://www.gullerbahcesi.com

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Sayfa başına dön


 
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz